Sicil, 2023/I Sayi 48: Sayfa 74-85
Doç. Dr. Ulas Baysal
Istanbul Teknik Üniversitesi Isletme Fakültesi Isletme Mühendisligi
Dr. Ögr. Üyesi Çiçek Ersoy
Istanbul Teknik Üniversitesi Isletme Fakültesi Isletme Mühendisligi
1 Ocak 2023’te yürürlüge girecek olan Alman Tedarik Zincirleri Özen Yükümlülükleri Kanunu, tedarik zincirinin tüm asamalarinda -yalnizca Kanun kapsamindaki Almanya’da mukim sirketin kendi operasyonlarinda degil, ayni zamanda dogrudan veya dolayli tedarikçilerinin süreçlerinde ve operasyonlarindabelirli yasal standartlarin saglanmasi geregini öngörmektedir. Tedarik zincirindeki üretim, büyük ölçüde uluslararasi hukuki islemler ile düzenlemekte ve üçüncü dünya ülkelerindeki tedarikçilerin devreye girmesini gerektirmektedir. Bu süreçlerdeki ‘sorumsuz’ uluslararasi ticaret, insan haklari ihlalleri ve çevresel tahribat riskini artirmistir. Alman Tedarik Zincirleri Özen Yükümlülükleri Kanunu, küresel tedarik zinciri süreçlerinden kaynaklanan yasal ve ticari risklere odaklanmakta ve insan haklari ihlalleri ve çevresel zararlarla ilgili olarak sirketlerin tedarik zinciri operasyonlari için standartlar tanimlamaktadir. Yeni düzenlemeden, AB disi ülkelerde (tedarikçi konumundaki Türk isletmeleri gibi) farkli ölçeklerdeki birçok isletme etkilenecektir. Türk isletmeleri bakimindan Kanun’da aranan standartlarin karsilanmasi konusunda büyük güçlükler söz konusu olmayacaksa da Kanun tarafindan getirilen sekli ve usuli sartlarin karsilanmasi uluslararasi ticaretimizin gelecegi açisindan önem tasimaktadir.
Tedarik zinciri, uyum, insan hakları, çalışma ilişkileri.
The new German Supply Chain Act, which will come into force by 1st January, 2023, assures certain legal standards at all stages of the supply chain - not only in the company’s own operations, but also in the processes and operations of its direct or indirect suppliers. The production value chain, whether intra firm or inter firm, is designed mostly by transnational legal transactions and the production processes are mostly shaped by suppliers from third world countries. As a result of this ‘irresponsible’ international trade, the risk of human rights violations and environmental destructions has increased. German Supply Chain Act focuses on the legal and commercial risks arising from the global supply chain processes and defines standards for the companies value chain operations regarding business human rights violations and environmental harms. Many companies of different scales in non-EU countries (like Turkish companies, which are in the supplier position) will be affected. Although there will not be great difficulties in meeting the standards sought in the Supply Chain Act for Turkish enterprises, meeting the formal and procedural conditions introduced by the Supply Chain Act is important for the future of our international trade.
Supply chain, compliance, human rights, employment relationships.